Uyku terörü, çocukların uykunun derin evrelerinde aniden çığlık atarak uyanması ve korku içinde hareket etmesi durumudur. Prof. Füsun Domaç’a göre bu durum, uyku bozukluğu olarak tanımlanmaktadır.
Uyku terörü ve kabuslar arasındaki temel fark, kabusların REM uykusu sırasında görülmesine karşın, uyku terörünün NREM uykusunun derin evrelerinde meydana gelmesidir. Ayrıca uyku teröründe çocuklar atak sırasında uyanıklık hali tam olmadığı için sabahları yaşadıklarını hatırlamazlar.
Uyku terörü genellikle 4 ila 12 yaş arasındaki çocuklarda görülür ve özellikle 5 ila 7 yaş aralığında sık rastlanır. Prof. Domaç’a göre, bu durum kız çocuklarında daha yaygın olarak görülür ve ergenlik döneminde genellikle düzelir.
Uyku terörünün kesin bir nedeni olmamakla birlikte, aile öyküsü, çevresel faktörler, psikiyatrik hastalıklar ve organik etmenler bu durumu tetikleyebilir. Duygusal stres, travmalar, ateşli hastalıklar gibi durumlar atakları artırabilir.
Atak sırasında çocuğu uyandırmak doğru bir yöntem değildir. Prof. Domaç’a göre, çocuğun güvenliği sağlanarak atak sakin bir şekilde beklenmelidir. Nazik bir şekilde yönlendirilerek güvenliği sağlanabilir.
Uyku teröründe tedavide en önemli adım, çocuğun yeterli ve düzenli uyku alışkanlıklarının oluşturulmasıdır. Atakların belirli saatlerde ortaya çıkması durumunda çocuğun bir süre önce uyandırılması da faydalı olabilir. İlaç tedavisi nadiren kullanılan bir yöntemdir.
Prof. Domaç, ebeveynlere atakları tetikleyen durumları not etmelerini, çocuğun uyku günlüğünü tutmalarını ve doktorlarıyla paylaşmalarını önermektedir. Ayrıca ailelerin sakin kalarak, çocuklarını destekleyici bir şekilde yönlendirmesi tedavi sürecinde önemlidir.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.