Mahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler, 11 ili etkiledi. Bu depremler sonrasında afetzedeler, kayıplarını ve enkaz altında kalan anılarını zihinlerinde taşıyor. Bir yıl boyunca tarifsiz duygular yaşayan Kahramanmaraş ve Hatay’daki konteyner kentlerde kalan afetzedeler, deprem gününe dair acı dolu hikayelerini paylaşırken en çok “korku” kelimesini kullandılar.
Afetzedelerin röportajlarında “korku” kelimesi öne çıkarken, aynı zamanda “hüzün”, “çaresizlik”, “ölüm”, “kıyamet”, “endişe”, “felaket”, “acı”, “umut” ve “kayıp” kelimeleri de sıkça kullanıldı. Sultan Dana isimli bir afetzedeye göre son bir yıl hüzünlü geçti ancak umutlarını kaybetmediler. Fatma Ardınç ise depremden sonra umuda sarıldığını ve umudun onları hayatta tutan kelime olduğunu söyledi.
İskenderun’da depreme yakalanan afetzede Fatma Erdoğan, depremi “kıyametin senaryosu” olarak nitelendirdi. Deprem anında büyük bir korku ve endişe yaşadıklarını belirten Erdoğan, depremi “korku” kelimesiyle anlattı. Sevgi Kavgacı ise deprem denildiğinde aklına ilk olarak “çaresizlik” ve “ölüm” kelimelerinin geldiğini ifade etti.
Depremzedeler, deprem anındaki korku ve üzüntülerini anlatırken gözyaşlarına boğuldu. Şerife Behsetoğlu, deprem sırasında çocuklarını kaybetmekten korktuğu için depremi “korku” kelimesiyle tarif etti. İlknur Dönmez ise deprem sonrası sürekli korku ve endişe yaşadıklarını belirterek, özellikle ailelerine bir şey olmasından korktuklarını söyledi. Bader Ayper ise deprem anında kıyameti yaşadıklarını düşündüğünü ve dehşete kapıldığını ifade etti.
Depremzedeler, depremin psikolojik etkileriyle mücadele etmek zorunda kaldıklarını dile getirdi. Mehmet Aynız, deprem sırasında çocuklarının enkaz altında kaldığını ve bu acıyı hala yaşadıklarını söyledi. Cemil Baştaş ise deprem
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.